Maradona 52 Yaşında Bu Golü Atarsa

Yazan: YNWA8 16 Mart 2013 Cumartesi 0 yorum


Maradona 52 yaşında attı bu golü. Müthiş bir kontrol ve müthiş bir vuruş. Bu kontrolü ve vuruşu 25 yaşına gelip de yapamayan profesyonel futbolcularımız var Türkiye'de.



DEVAMI

CR7 - Cristiano Ronaldo Yeni Reklam - BES

Yazan: YNWA8 0 yorum

CR7 Cristiano Ronaldo'ya karşı gibi bir reklam olmuş. Sonunda Ronaldo ne demek istiyor?

 
Bankalara olan güvenimizi sağladı bile CR7

DEVAMI

Fake Salih Uçan vs Fake Cristiano Ronaldo

Yazan: YNWA8 15 Mart 2013 Cuma 0 yorum

Şampiyonlar Ligi Çeyrek Final eşleşmelerinin sonuçlanmasının hemen arkasından 1992 doğumlu Okan Alkan bir tweet attı ve sildi. İşte o tweet.


 Burak Yılmaz'ı kısaca anlatmak gerekirse UEFA 19 Yaş Altı Şampiyonası'nda final oynamış (Şu anda 27 yaşında ve abin yaşında birisi senin yaşındayken final oynamış. ) 2011-2012 yılın forvet oyuncusu, Süper Lig gol kralı, Şampiyonlar Ligi grup aşamasının en iyi oyuncusu seçilmiş bir futbolcu. Galatasaray'ın grupta ve Schalke karşısındaki her iki maçta birer gol olmak üzere toplam 8 gol atmış ve Cristiano Ronaldo ile gol krallığı liderliğini paylaşan bir futbolcu. Ayrıca gruplardaki maçlarda Sneijder, Drogba da yoktu Burak bu golleri atarken. Ama Ronaldo'nun yanında Mesut Özil, Kaka, Modric, Benzema ve birçok önemli yıldız yer alıyordu. Manchester United efsanesi Eric Cantona bile kendisini onda gördüğünü, yakalarını kendisi gibi kaldırdığını ve Burak'ın özgüveninin çok iyi olduğunu söyledi.

 Peki bunu söyleme cesareti bulan Okan Alkan kim? Bir zamanlar Fenerbahçe'de forma giyen ama büyük yetenek Salih Uçan'ın Bucaspor'dan transfer edilmesi için 1.550.000 € + kendisinin bonservisi önerilmiş bir futbolcudur. Bu teklifde kabul edilmiş ve Salih Fenerbahçe'ye gelmiştir. Yani Salih Uçan vs Fake Salih Uçan diyebilir miyiz o zaman?

Futbolcu takası içerisinde ismin geçiyorsa asıl fake olan kişi sensindir Okan.

Ayrıca taraftar Twitter'da futbolcusuna küfür ve hakaret ederken insanlar kızıyorken, kendi meslektaşına, abisine saygı duymadan hakaret edebilen bir futbolcunun bulunduğu bir ortamda taraftarın yazdıklarını daha hafife almalıyız.
DEVAMI

Şampiyonlar Ligi ve Avrupa Ligi Çeyrek Final Eşleşmeleri

Yazan: YNWA8 0 yorum

Galatasaray yine maziyi hatırlattı bize kura çekimi sonrasında. Zor ama imkansız değil.

3 Nisan ve 9 Nisan Galatasaray'ın maç günleri.


Fenerbahçe Lazio ile eşleşti. Kadıköy'de bu sefer seyircisi ile buluşacak Fenerbahçe. Lazio'nun rövanş maçında cezası nedeniyle seyircisiz bir rövanş maçı oynayacak Fenerbahçe.

4 Nisan ve 11 Nisan Fenerbahçe'nin maç günleri.

Galatasaray ile sevinip ertesi gün de sevincimizi Fenerbahçe ile ikiye katlarız umarım.
DEVAMI

Çeyrek Final Galatasaray Anket Sonuçları

Yazan: YNWA8 14 Mart 2013 Perşembe 0 yorum
Galatasaray'ı hangi takımın taraftarı ne kadar çok istiyor? İşte anket sonuçları.

PSG taraftarının ilk tercihi %41 ile Malaga veya Galatasaray.


Juventus taraftarının tercihi % 43.6 ile Malaga. 2. sırada PSG, 3. sırada Galatasaray.


Barcelona taraftarı % 36 ile ezeli rakibi, düşmanı Real Madrid'i, ikinci sırada Galatasaray'ı istiyor.

 
Real Madrid taraftarı da % 34.8 ile ilk önce Galatasaray'ı, % 22.6 ile ikinci tercihi Barcelona'yı istiyor.
DEVAMI

Javi Martinez Neden Nani Gibi Kırmızı Kart Görmedi?

Yazan: YNWA8 0 yorum

Manchester United - Real Madrid maçında Nani'ye kırmızı kart gösteren Cüneyt Çakır çok eleştirilmişti. Yanlış karar diyen çoktu. Ben doğru karar demiştim. Bu pozisyon ile de haklı olduğumu çıkarıyorum.


DEVAMI

Yeni Papa San Lorenzo Taraftarı

Yazan: YNWA8 0 yorum

Yeni Papa Arjantinli Jorge Bergoglio. San Lorenzo taraftarıymış. Klüp kartı bile var. 2008'den beri San Lorenzo kulübü üyesi. Yeni ismi ile Francis, belki şu anda 12. sırada bulunan takımına bir moral olarak yükselişe geçmelerini sağlar. Twitter üzerinden San Lorenzo klübünün paylaştığı iki adet fotoğraf;




DEVAMI

İyi Bir Galatasaray Taraftarını Engelleyemezsiniz

Yazan: YNWA8 0 yorum

Eşsiz yorumları ile dikkat çeken sitelerden biri olan offside.com  burada yaptığı haberde Galatasaray taraftarının Veltins Arena stadına girebilmek için maçtan bir gün önce elleriyle tünel kazmaya çalıştığını yazmış. Bu başarısız ama etkileyici eylem için ise ünlü Shawshank Redemption ( Esaretin Bedeli ) filmine benzetme yapılmış. Sitenin son kelimeleri ise çok etkileyici;

Çıplak elle tünel kazmaya çalışmak...
Bunu yapanlar... Yılın taraftarı...
DEVAMI

Messi Messi Messi

Yazan: YNWA8 0 yorum

Barcelona:4 Milan:0 Papa'nın seçildiği günlerde Barcelona hep bu skor ile kazanmış. Ama bence bu tesadüften çok Messi'nin bu golü beni çok etkiledi. O kadar defans arasından bu kadar kritik bir gol. Sade bir vuruş. Müthiş.
DEVAMI

Bir Katar Organizasyonu DREAM FOOTBALL LEAGUE

Yazan: YNWA8 13 Mart 2013 Çarşamba 0 yorum

UEFA'nın tahtı sallanıyor gibi. Katar'lılar Dream Football League adı altında iki senede bir yaz aylarında düzenlenecek, 24 takımlı bir lig planlıyorlar. 2022 Dünya Kupası'nı düzenleyecek olan Katar, DFL'de Barcelona, Manchester United gibi takımları istiyor. 24 takımın herbirine sadece turnuvaya katılması halinde 210 milyon euro ödeyecek olan Katar'lılar, Chelsea'nin Şampiyonlar Ligi Şampiyonu olduğu sene 56 milyon euro kazandığını düşünürsek çılgın bir katılım parası veriyor.

24 takımlık kontenjanın 4'ü İngilizlere ayrılmış durumda. Manchester United, Manchester City, Chelsea ve Arsenal her sene kalıcı takım olacaklar. 16 takım daha kalıcı olacak. Bunlardan biri yine Arap sömürgesi olan Paris Saint Germain olacak. 8 takım da her sene yakaladıkları başarıya göre değişkenlik göstererek lige katılacaklar.

Bakalım kalıcı takımlar dışında başarı yakaladığı halde katılmayı reddecek takım çıkabilecek mi Arap sermayesi karşısında. 2015 yılında DFL başlayınca hep beraber göreceğiz.
DEVAMI

Ne diyebilirim ki. Türk Telekom Arena'da Schalke'nin döktürdüğü bir maç izlemiştik 1-1 biten. Hatta Galatasaray ucuz kurtuldu demişlerdi. Tur için kimse umutlu bakmıyordu ama Arsenal teknik direktörü Arsene Wenger 2000 yılı UEFA Kupası finalinde karşılaştığı Fatih Terim için açıkça karşı tarafa uyarı da bulunmuştu "Fatih Terim'i tanıyorsam Veltins Arena'da bir numarası olacaktır."

Drobga'ya kornerde bariz bir şekilde faul yapılan ama hakemin göremediği bu faul sırasında boşta kalan topa sert vuran Neustadter, Galatasaray takımını ve taraftarını bir anda ter içinde bırakmıştı. Herkes eyvah derken imparator kameralara gol sonrası gelen görüntüde sadece ofluyordu. İşler sadece biraz zora bindi dercesine. Ama o çoktan hamlesini yapmıştı. Haftalardır direkleri döven ve hatta sosyal medyada "Seviyorsan git söyle" lafını"Atamıyorsan git otur bence" diye değiştirdikleri Hamit bu sefer faul sonrası bir pozisyonda topu alır almaz kaleyi cepheden gördüğü bir pozisyonda uzaktan müthiş bir vuruş ile yine direğe çarpan top sonrası ağlarla buluşturdu. Kimsenin beklemediği bir anda müthiş bir gol attı Hamit ve iki taraf içinde maçı bir anda sıfırladı. Herşey artık eşitti.

İlkyarı bu şekilde bitsin, Schalke çok bastırıyor derken Şampiyonlar Ligi'nde üst üste gol atma rekorunu kendi üstüne almak isteyen Burak Yılmaz müthiş bir uzun top sonrası deparını tamamlayarak kaleci Hildebrand'ın tam önünde topa son anda dokunarak topu ağlar ile buluşturdu ve ilkyarı bitmeden 3 dakika önce Schalke'ye "Şimdi onlar düşünsün" mesajını gönderdi. Tur beş dakika içerisinde Galatasaray'ımızın bulduğu iki gol ile lehimize döndü. 

İlk yarı da Drogba'nın sakatlığı gerçekten korkutmuştu beni. Ama fiziksel olarak en üst seviyede olmadığı için olan sakatlıklarından biriydi bu sadece. İkinci yarı başladığında Schalke çok bastırıyordu ama sebebi Galatasaray top ile çıkarken bariz hatalar yaptı. Çoğu hata da Sneijder'in pas hatalarından kaynaklandı. Bu baskılardan birinde yine çok anlamsız bir gol yendi. Muslera'nın maç boyunca tek hatası bu topu alamaması oldu. Alamayacağı bir topda olabilirdi ama sonuçta Bastos'un golü geldi. 2-2 olmuştu skor ama tur atlayan taraf yine de bizdik bu skor ile. Schalke'ye bir gol daha gerekiyordu tur için. Bu baskıyı birazcık durdurmak isteyen Terim, çok akıllı bir hamle yaparak Sneijder'in yerine oyuna Amrabat'ı aldı ve ayağında top tutan bir futbolcu ile Schalke'nin oyununu birazcık da olsa yavaşlattı. Yavaşlatmasa Semih'i bu maç kaybedebilirdik. Omuz omuza ikili mücadele sırasında koşarken yere düşen Semih'in kafasına, rakip futbolcunun koşarken kramponun çivisi sert bir şekilde isabet etti ama aslanlar gibi yine de kalkıp koşmaya çalıştı ve pozisyonu engellemek istedi. Sonrasında tekrar yere yığıldı. Bu pozisyon bile takım ruhunun, tur inancının ne pahasına olursa olsun bu maçı bize alacağını gösteriyordu. Semih kalkamadığı pozisyon sonrası sedye ile sahayı terketmek durumunda kaldı. Yerine Gökhan Zan oyuna girdi. Semih'in durumunun iyi olduğunu söylediler. Birazcık başı ağrıyormuş sadece. Çok geçmiş olsun Semih Kaya!

Tur için değil Schalke'yi yenmeye geldik dercesine bir mücadele içindeydi aslanlar! Nitekim Schalke bastırmaya, Muslera topları çıkarmaya devam etti. Artık normal süre dolmuş, sadece +5 dakika uzatma oynanacaktı. Ben uzatma dakikalarında sadece Burak Yılmaz - Umut Bulut değişikliğine üzüldüm. Çünkü Umut'un +5 tam dolarken bulduğu golü Burak atsa Şampiyonlar Ligi Gol Krallığı'nda 9 gol ile birinci sıraya yükselecekti. Yani Burak Yılmaz 9, Cristiano Ronaldo 8, Lionel Messi 7 olacaktı.


Ama Umut Bulut'un golü, çoktan sevinmeye başlayan Galatasaray taraftarına bir galibiyet armağanı oldu. Golü kimin attığı önemli değildi. Evet turu beraberlikle değil, galibiyet ile geçmek istedi Galatasaray ve Schalke'nin tüm hakları ile yüklendiği bir pozisyonda Umut, Hildebrand'ı geçerek topu ağlar ile buluşturdu ve "Galatasaray bir kez daha çeyrek finalde!" sesleri ile tüm Türkiye'yi sokaklara döktü.

Dün gece sahada görünmeyen kahramanlar Taffarel, Hasan Şaş, Ümit Davala, Sabri Sarıoğlu ve daha kulübede oturan niceleri sahada değil ama kenarda yürekleriyle, kalp atışlarıyla en az sahadaki 11 aslan gibi yerlerinde heyecan ile oynadılar. Şampiyonlar Ligi'nde bu sene yenilgi yüzü görmeyen Schalke'yi yenen, gruplarda ilk iki maçını kaybedip buna rağmen gruptan çıkan ve Şampiyonlar Ligi'nde çeyrek finale çıkan ilk takım olarak yine bir ilki yaşattılar.

15 Mart da çekilecek olan kuraları bekliyoruz artık. Bu kahramanların hepsine teker teker, tek bir bütün olarak da teşekkürler GALATASARAY!



DEVAMI

Grasshopper Taraftarının Stadyumda Jakuzi Keyfi

Yazan: YNWA8 12 Mart 2013 Salı 0 yorum

Maç günü VIP taraftar olarak bu ayrıcalığı yaşadığınızı düşünebiliyor musunuz? Biralarınızdan tutunda sıcak jakuzi içerisinde maçı izliyorsunuz. Üstüne birde gol olduğunda futbolcular ile beraber seviniyorsunuz.
Zaten bu ilk denemesi yapılan Grasshopper - St. Gallen karşılaşmasında ev sahibi 3-1 galibiyet ile ayrıldı. Yani 3 kere suda zıplayıp futbolcular ile sevindi bu şanslı arkadaşlar.



DEVAMI
 

Frank McParland ile yapılan röportajı Türkçe olarak yayınlamak istedim. Çünkü ne kadar bilinçli bir şekilde futbolda ilerlendiğini, hiçbirşeyin tesadüf olmadığını bize gösteren bir röportaj yapılmış. 

Frank McParland Liverpool'da önce gözlemci, daha sonra altyapı takım menajeri ve şimdi de akademi direktörü olarak görev yapmakta. Kendisi ile yapılan röportaj sırasında Liverpool 18 Yaşaltı takımı ile birlikte Katar'da Al Kass International Cup turnuvası için bulunmaktaydı. Liverpool'un 8. bitirdiği turnuvada Real Madrid, Inter Milan, Parist Saint Germain gibi takımlar vardı ve şampiyon Fluminense oldu. Kendisi bu turnuva hakkında şunları söyledi:

"Turnuva aynı NextGenSeries turnuvası gibiydi. Sadece futbolculara karşı değil aynı zamanda farklı hakemlere ve farklı kültürlere karşı da mücadele ettik. Bu sadece büyük futbolcu olma yolunda ilerleyecek kişiliklere katkı sağlayacak erken bir tecrübeydi."

McParland 2007'de Liverpool'dan ayrılmıştı ama 2009'da Rafa Benitez'e yardımcı olmak için geri dönmüştü. Şimdi Rafa Benitez ayrılsa da görevine devam ediyor. Ve bu sefer Brendan Rodgers ile devam ediyor bu yolda ve söyledikleri ile de gayet memnun olduğunu dile getiriyor:

"Brendan Rodgers'dan daha öncekiler pek altyapı ile ilgilenmiyordu ama kendisi altyapıyı nasıl kullanacağını bildiği için bu konuda pek sıkıntı yaşamıyoruz. Brendan Reading'de çalışırken akademi menajeriydi ve Chelsea'de de yedek takım menajeriydi. Yani bizim yaptığımız şeyleri daha önceden kendisi de yaptı. Bence bu önemli bir nokta!"

"Brendan zamanının çoğunda hep Rodolfo Borrell ile buluşur ve oynayacağımız futbol hakkında felsefik olarak sohbet ederler. Mesela Katar'daki turnuvada 4-3-3 sistemi ile oynamamız gerektiğini konuştular. Gerçektende işe yaradı. Futbolcuların A takıma çıktılarında alışık olacakları bir taktik ile hazır olmaları gerekiyor çünkü. Brendan, Rafa Benitez'in klübe getirdiği bir felsefe vardı ve bu felsefe üzerinden gitmeye çalıştı ve bu da işe yaradı. Brendan bu felsefeye kendi oyun yapısını katınca güzel ilerlemeler kaydettik. Brendan futbolcularından mümkün olduğunca topu ayaklarında tutmalarını, tutarken de rahat hissetmeleri gerektiği bir felsefe yapısını kazandırmaya çalışıyor. Bu arada Rodolfo Barrell de Barcelona'da çalışmış deneyimli bir antrenör. 4-3-3 ustası kendisi. Brendan ile bu konuda çok iyi anlaşıyorlar. "

"Düşünsenize 4-3-3 taktiği ile oynamak istediğiniz bir klüptesiniz ve altyapı antrenörlerinden biri de zaten 4-3-3 taktiğini uygulamada ustalaşmış bir kişi. Rodolfo, Brendan'a bu konuda çok yardımcı oluyor oyuncular ile konuşarak. Demek istediğim Fernando Morientes şu anda bizimle ve kendisi bir İngiliz takımından çok uzak oynadığımızı ama harika bir futbol oynadığımızı söylüyor. Çok futbolcu, çok teknik direktör geldi geçti ama en sonunda üzerinde çalıştığımız yapıyı felsefik olarak tamamladık. Başarılı da olduk. NextGenSeries turnuvasında Anfield'da Sporting Lisbon'a karşı oynayan takımın 9 oyuncusu Liverpool A Takımı'nda forma giymişti! Muhteşem birşey bu!"

- Futbolcular nasıl seçiliyor? Yani neye bakarak seçiyorsunuz bu futbolcuları?

"Genellikle top ayağındayken ne kadar rahat olduğuna, top ile atletik ve hızlı dönüşler yapabilip yapamadığına, sahanın her yerine yardıma gelip gelmediğine ve buna benzer önemli noktalar. Mesela ortasahanın göbeğinde oynadığını düşünün futbolcunun. Eğer ofansif olarak oynayacaksa bir vizyonu olması lazım. Topa hakimiyeti, bazı futbolcuların göremediği derinlikleri görmesi, akıllı bir oyun tarzı olması lazım. Mesela bu noktada İngiltere Milli Takımı'nı ele alalım. Tüm oyuncular akıllı ve yetenekli derecede. Hepsi ofansif anlayışa sahip. Başarı da bu yüzden gelmiyor. Defansif anlamda ileri görüşe sahip futbolcularda olmalı. Savaşan ve top kapan. Bu da bir ileri görüştür, hissetme ile alakalıdır. Takımı oluştururken bunlara da dikkat ediyoruz. Bu mantığa sahip bir teknik direktörümüz olduğu için Liverpool'da, onun istemediği tarzda oyuncuları sunmuyoruz kendisine."

ŞAMPİYONLAR LİGİNİN KAZANILDIĞI SENEKİ ANALİZLER


McParland konuyu Şampiyonlar Ligi'nin kazanıldığı 2005 senesine ve 2007 finaline getiriyor. O zamanlar kendisi Rakip Takım Analizcisi  olarak görev yapmaktaymış. Şampiyonlar Ligi ve görevi ile ilgili söyledikleri:

"Çok enteresan ve oldukça zor bir görevdi benim için. Rakipler hakkında yaptığım analizler çok yararlı oluyordu ama yanılmıyorsam 2007 Şampiyonlar Ligi Finali... Kaybetmiştik. Finale kadar gelince analizlerin daha da analizini yapmanız gerektiğini hissediyorsunuz. Karşı takımın finale kadar hangi taktiklerle geldiğini, atağa çıkarken hangi diziliş ile çıktıklarını, defansa dönerken hangi dizilişe geçtiklerini, kalecinin nasıl yer aldığını, ataklarda ve defans yaparken tam olarak nerelerde durduğunu, yine kalecinin atağa çıkarken nasıl bir katkı yaptığını, yani eliyle topu iyi fırlatabiliyor mu veya iyi degaj yapabiliyor mu gibi bir sürü ince detaylarla uğraştık. Sonra defansda oynayanlar için. Nasıl savunma yapıyorlar veya nasıl atağa katılıyorlar? Alan paylaşımları nasıl? Kornerlerde savunmadan kim ileri çıkıyor? Taç atışlarında ileri çıkan var mı savunmadan? Bunun gibi şeyler. Hatta devre arasında çimlerin sulanıp sulanmadığını bile incelerdim! Komik ama gerçek! Aynı şeyleri hakemler içinde yapardık. Bir veritabanımız var. Hakem ev sahibini tutan hakemlerden mi? Ev sahibi baskısından etkileniyor mu? Yani baktığınızda bir oyundan daha fazlası var işin içinde."

Şampiyonlar Ligi hakkında konuşmak McParland'ı birazcık üzmüştü. Ama yaptıklarını hatırlayınca da geldiği noktada çalıştığı konuların kendisine çok şey kattığını anlatırmışcasına bir tebessüm vardı yüzünde. Son cümleleri ile de yaptığı işi ne kadar çok sevdiğini belli ediyordu:

"Bu iş ne yapmak istediğinize göre değişir. Bir gözlemci veya bir analizci olmak isteyebilirsiniz veya bir antrenör, bir teknik direktör. Hepsi farklı görevler içeriyor ama ortak olan birşey varsa o da futbol ile yatıp kalktığınızdır. Görebildiğiniz herşeyi dikkatlice izlemelisiniz. Bu işte saygı kazanmış insanlar ile konuşup oyunu yaşamalısınız. O zaman çok eğleniyorsunuz."

"Futbol bana mükemmel bir yaşam sundu ve ben bu mükemmel yaşamı futbol ile geliştirmekten büyük mutluluk duyuyorum ve bunu genç futbolculara tecrübe olarak aktarmaktan büyük keyif alıyorum. İyi bir kariyerim var!"

Futbolun gerçektende görmediğimiz ve bilmediğimiz çok noktaları var. Kazanılan başarıların, maçların, kaybedilen kupaların, maçların arkasında birçok kişi ve neden var aslında. Bir kişinin çalışmaması o takımı 3-5 sene geri götürebiliyor. Liverpool efsane teknik direktörü Bill Shankly'nin dediği gibi aslında "Bazı insanlar futbolun bir ölüm kalım meselesi olduğuna inanırlar, sizi temin ederim ki bundan çok çok daha fazlasıdır."

DEVAMI

Avrupa'nın en iyi beş liginde forma giyen Afrika'lı futbolcuların grafik halinde sunulmuş listesini inceleyelim. Senegal en çok futbolcu veren ülke konumunda. 32 tane Senegal'li futbolcu forma giymekte. 

29 farklı ülkeden daha bu liglerde forma giyen futbolcular var. Fransa Ligue 1'de 125, Premier League'de 36, La Liga'da 27, Serie A'da 24 ve Bundesliga'da 22 Afrika'lı futbolcu oynamakta. En fazla futbolcu şu anda Fransa 1. liginde oynamakta. Bu grafik ve bilgilendirme 2012/2013 sezonuna göre yapılmış. Fransa, ligler arasında en baskın olanı bu açıdan ve Rennes takımı da en çok Afrika'lı futbolcusu bulunan Fransız Takımı konumunda.

Afrika'lı futbolcular ligleri domine etmeye devam edecek gibi gözüküyor. Kim bilir belki Pele'nin dediği doğru çıkmadı ama ileride bir gün Dünya Kupası kazanan bir Afrika takımı olur. 

Pele ne demişti "2000 senesine kadar bir Afrika takımı Dünya Kupası'nın kazanacak"


DEVAMI

Artık Kale Çizgisi Kamerası Gelmeli Bu Gol De Verilmedikten Sonra

Yazan: YNWA8 11 Mart 2013 Pazartesi 0 yorum

Hakemlerin ya sağlık kontrollerinden çok çok daha iyi geçmesi gerekiyor ( Özellikle de göz kontrolü ) yada kale çizgisi kamera teknolojisi bir an önce hayata geçirilmeli futbol içinde diye düşünüyorum. Bu golü vermeyip de hangi golü vereceksin. Sonra hakemlere neden küfrediyorlar? Cevabını videoyu izledikten sonra sizde düşününün.





DEVAMI

Maradona Bilmiş; Liverpool Tottenham'a...

Yazan: YNWA8 0 yorum

Maradona maçtan bir gün önce resimde elinde tuttuğu kağıta şunları yazmış; "Liverpool Tottenham'a koyar".
Evet aynen böyle yazıyor kağıtda ve sonuç ertesi gün Liverpool 3-2 Tottenham'a koydu diyelim Maradona'nın deyişiyle.


DEVAMI

Liverpool'u Kaptan Gerrard ile birlikte sırtlayan Luis Suarez perdeyi açtı. Ama Tottenham kaptanı Jan Vertonghen'in 2 golü Tottenham'ı 3 puan için umutlandırdı. Ama Brendan Rodgers'ın müthiş hamleleri ile bir anda sahanın heryerinde baskı kuran Liverpool, baskı sonucu kaleciye geri dönmek zorunda kalan Walker'ın hatalı pasında Downing'in golüyle durumu 2-2 yaptı ve...

86. Dakika'da Benoit Assou-Ekotto Suarez'i ceza sahasında düşürdü ve hakem tereddütsüz penaltı noktasını gösterdi. Kaptan Stevie G ters köşe ile penaltıyı sonuçlandırdı ve Tottenham'ın yıldızı Gareth Bale da Anfield'ın o büyülü "You'll Never Walk Alone" tezahüratı ile karşılaştı. Taraftar inanmıştı ve maçı geri çevirdi. Özledikleri Şampiyonlar Ligi hayali biraz daha gerçekleşti. Müthiş bir galibiyet serisi yakaladı Liverpool. Bu şekilde devam ederse ilk 4 içerisinde ligi bitirip onları da uzun bir aradan sonra Dortmund, Milan gibi Şampiyonlar Ligi'nde tekrar görebiliriz.

Tottenham'da bu yenilgiden sonra tekrar bir 12 maçlık yenilmeme rekoruna başlar. Liverpool ile tekrar oynayana dek...



DEVAMI

FA Cup: Man Utd 2-2 Chelsea Ve Rio Ferdinand'ın Ayıbı

Yazan: YNWA8 0 yorum

Manchester United 2-0 üstün durumdayken Chelsea taraftarlarının "Biz eski Chelsea'mizi istiyoruz" tezahüratlarına başlaması ve hemen ardından Chelsea'nin gollerinin gelmesi ile durum 2-2 oldu ve bir sonraki maça kaldı. Maçtan çok Rio Ferdinand'ın hakem başka yere bakıyorken ensesinden tuttuğu gibi yere indirmesi ve tekrar kaldırması çok enteresan bir durum. Futbolun kara lekelerinden biri oldu Ferdinand. Buyurun hareketi izleyin.


DEVAMI

Fenomeno Dönüyor Mu?

Yazan: YNWA8 0 yorum

Canlı olarak izlediğim için seni çok şanslıyım Ronaldo. Kimler geldi, kimler geçti ama senin verdiğin tadı çoğu vermiyor. Bilemiyorum belki de biz çok nostaljik, duygusal kalıyoruz. Ronaldinho bile "Küçük Ronaldo" anlamına geldikten sonra, o bile seni örnek alıyorsa bizde birşeyleri biliyoruz demektir. Cristiano, Ronaldo, Neymar, Messi derken biz yine sana dönüyoruz. Dönmeye de devam edeceğiz yıllar geçse de.

Kilolarından kurtulmuş fenomeno. Eski formuna kavuşmak istiyor. Belki de 2014 Dünya Kupası kadrosu için çağırılmayı bekliyordur. Ronaldinho, Neymar, Ronaldo. Hayal bile etmek güzel. En çok da koşarken attığın o ani bacak arası çalımlarını özledik. Neyse video ile başbaşa bırakmak lazım. Çok yazmak istiyorum ama videoyu bile paylaşırken yazıyı kısa kesip bir an önce tekrar videoyu izleyesim var. 


DEVAMI